06 Eylül, 2011

İçkiler


  Bu yazıda, ‘akşamcı şair’ diye diye Ahmet Haşim’i bir nesle, akşamdan sabaha kafayı çekip kafası bulutlu olarak şiir yazan bir adam zannettiren edebiyat öğretmenlerini bir kenara bırakalım ve Haşim’in İkdam gazetesinde yayımlanan -ve bu sefer sahiden kafayı çekmekle ilgisi olan- İçkiler adlı yazısını paylaşayım.

  İkdam, Haşim’in harikulade yazılarının da yayımlandığı ve Haşim’in buradaki yazılarından toplama yapılarak yayımlanan Bize Göre adlı kitabının çıkmasına vesile olan gazetedir. Şairin Bize Göre adlı kitabında da bulunan Fransız kadınıyla ilgili güzel tespitlerini Fransız Kadını isimli bir gönderinin kaynağı olarak kullanmıştım.

  Aşağıda okuyacağınız İçkiler adlı yazı ise, yine bu sitede yayımlanan bir diyalog ile ortak bir noktaya sahiptir ki bu ortaklık, iki yazının da Erdal Alova’nın İçki ve Edebiyat Alemi adlı kitabında bulunmasındır. Bir sabah vakti gönderdiğim, Orhan Veli’yle başlığı altında bulunan bu diyalogdan üç sene sonra yeniden bir sabah vakti elime geçen İçki ve Edebiyat Alemi’nden bu kez paylaşacağım yazı, Ahmet Haşim’in bahsettiğim, İkdam gazetesinde yayımlanan İçkiler adlı kısa yazısıdır.


   İÇKİLER

  Gerçi bütün sarhoşluk veren içkiler alkolden yapılır. Bu itibarla hepsi de birbirinden farksızdır, fakat bana öyle geliyor ki, bunların uzviyet üzerinde tesirleri başka başkadır. Sanki hepsinin ayrı birer maneviyatı ve ayrı birer çehresi var.

  Böyle bir farkın mevcut olabileceği fikrini bana veren rakı sofralarının halidir.

  Sanki rakı, mideye girince, orada makul iştihalar yerine birtakım delice arzular uyandırıyor.

  Rakı, kadehler içinde bulanık rengini göstermeye başlar başlamaz, masa etrafındakilerin ağzı birden, soğan, sarmısak, turp, pastırma, turşu, tuzl balık ve buna benzer şeyler çiğnemek arzusuyla salyalanmaya başlar.

  Bir rakı sofrasında iştihayı uyandıran etler hangileridir? Hayvan leşinin hep yenilmemesi, atılması lazım gelen kısımları, işkembe, bağırsak, ciğer vesaire. Böyle zarafetsiz bir oburluk uyandıran yalnız rakıdır.

  Şarabın arkadaşları meyvelerdir.

  Viski, olsa olsa ancak tuzlu bademle içilebilir.

  Hatta yemekten evvel veya yemekten sonra alınan birçok içkiler insanda maddiyatı hasfeder gibi içmek arzusundan başka her türlü mide arzularının ağzını kapatır.

  İçkiler içinde aksülamelleri bedii manada hiç güzel olmayan rakı olsa gerek.

(İkdam, 2 Kasım 1926)


   Bağlantılar:

- Orhan Veli'yle

- Fransız Kadını

.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Web Analytics