29 Mart, 2008

Ofis

 





   Orijinal ismi Urzad olan bu kısa film, Krzysztof Kieslowski'nin Lodz Film Okulu'nda iken çektiği ilk filmlerden biri. İzlendiğinde görüleceği gibi eleştirilen bürokrasi, devlet ve haliyle sistemin tümü.

   Camlı bölmelerin altından dertlerini anlatmaya çalışan; arşiv odasındaki bir çekmecede,bir dosyadan daha fazla yer kaplamayan insanlar...
 

  Bağlantılar:

- Lodz Film Okulu

- İlgili yazılar  1


.

26 Mart, 2008

Bir Kız


Ağaç ellerime girdi,
Özü kollarıma sızdı,
Büyüdü ağaç göğsümden aşağı
Uzandı kollar gibi dalları benden.

Ağaçlarsın
Yosunsun sen,
Menekşelersin üstünde yel esen,
Bir çocuksun şu kadar,
Ama saçma gelir âleme bunlar. 

                                Ezra Pound 
                         
Orijinali: "A Girl" 
                                Çeviri: Bülent Ecevit


  Bağlantılar:

-
Orijinal.

- Google Kitap.

- Bülent Ecevit.

 

22 Mart, 2008

Andrei Rublev ve Yunan Theophanes #2


Theophanes:   Bana dürüstçe söyle, insanlar cahil mi değil mi?

Andrei Rublev:   Cahiller fakat bu kimin suçu?

Theophanes:   Kendi aptallıkları. Sen hiç cahillik yaparak günah işledin mi?

Andrei Rublev:   Herkes yapmıştır.

Theophanes:   Ben de yaptım. Tanrı bizi bağışlar ve daha iyiye yöneltir. Neyse boşver. Kıyamet günü yaklaşıyor,mum gibi yanacağız. Söylediklerimi aklında tut. Herkes kendini savunmak için kendi günahlarının suçunu başkasına atacak.

Andrei Rublev:   Theophanes,böyle düşüncelerle nasıl resim yapıyorsun,hatta övülüyorsun ? Ben keşiş oldum ve bir mağarada yaşadım.

Theophanes:   Tanrıya hizmet ederim,insana değil. Bugün saygı duyulan yarın unutulur. Seni,beni,her şeyi unutacaklar. Her şey kibirden ve çürümeden ibaret. İnsanlık bütün aptallıkları ve aşağılıkları zaten yaşadı... ve şimdi sadece bunları tekrar ediyor. Her şey ebedi bir döngü. İsa dünyayı dönseydi,onu tekrar çarmıha gererlerdi.

Andrei Rublev:   Tabii ki,kötülük hatırlandıkça... hiçbir zaman tanrı katında mutlu olamayacaksın. Belki bazı şeyleri unutmalıyız,ama hepsini değil. Nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum.

Theophanes:   O zaman sessiz ol ve beni dinle.

Andrei Rublev:   Birinin sadece tek başıneyken mi iyilik yapabileceğine inanıyorsun?

Theophanes:   Güzel. İncil' i hatırla. İsa insanları tapınaklarda eğitti... peki daha sonra neden biraraya geldiler?  Onu öldürmek için! "Onu çarmıha gerin!",diye bağırdılar. Ya müritleri ? Yahuda onu sattı. Peter reddetti. En iyileri olmalarına rağmen,hepsi kaçtılar.

Andrei Rublev:   Ama tövbekar oldular.

Theophanes:   O daha sonraydı,her şey için çok geçti.

Andrei Rublev:   İnsanlar tabii ki kötülük yaparlar. Yahuda İsa'yı sattı,ama onu kim aldı? Halk? Katipler ve Ferisiler bu masumiyetin karşısında şahit bulamadılar. Ferisiler hilekarlıkta ustaydılar,eğitilmişlerdi. İnsanların cahiliyetinden faydalanıp,güç elde etmek için çalışmışlardı. İnsanlara,insan olduklarını daha fazla hatırlatmalıyız. Aynı kandan,aynı vatandan ruslar.

   Şeytan her yerde. Her zaman birileri seni 30 parça gümüş için satmaya çalışacaktır. Köylünün başına sürekli yeni talihsizlikler geliyor... Tatarlar,kıtlık ya da veba...yine de çalışmaya devam ediyor...uysalca haç çıkarıyor. Umudunu kesmiyor. Sessiz ve sabırlı. Sadece yeterince güç vermesi için tanrıya dua ediyorlar. Tanrı onların cahilliğini nasıl affetmeyebilir?

   Kendinden biliyorsun. Yorgunsun ve hevesin kırıldı...ve aniden kalabalığın arasında bir insan bakışıyla karşılaşırsın...ve her şey daha parlaktır artık. Komünyondan sonrası gibi. Öyle değil midir?

   Sen sadece İsa'dan bahsediyorsun. Belki o tanrıyı ve insanı barıştırmak için doğdu ve çarmıha gerildi. İsa tanrıdan geldi;bu yüzden çok güçlüydü. Ve eğer çarmıhta öldüyse,bu önceden planlıydı...ve onun çarmıha gerilişi ve ölümü tanrının isteğiydi. Ve onu sevenlerde bir nefret uyandırırdı...O anda onun yanında olsalardı...onu sadece insan olarak sevselerdi. Fakat O kendi isteğiyle onları bıraktı...Adaletsizlik gösterdi ve hatta zulüm.


   İlgili Bağlantılar:

-
Andrei Rublev ve Yunan Theophanes - 1

.

Sviatoslav Richter

 

(Aşağıdaki yazıyı,'fanfaire.com' sitesinin,bağlantılar kısmında vereceğim sayfasından alarak Türkçe'ye çevirdim. Kanımca yirminci yüzyılın en büyük yorumcusu olan Richter ile ilgili son yazı olmayacak bu adresteki.)

*** 
  "...türünün tek örneği"

  Aynen Clara Schumann'ın Franz Liszt hakkında söyledikleri gibi, bir eleştirmenin Sviatoslav Richter'i ilk dinlediğinde onu nitelendirmek için söylemek zorunda kaldığı cümleler bunlar. 1 Ağustos 1997'de müzik dünyası,büyük bir sanatçının, kuşkusuz yirminci yüzyılın en büyük piyanistlerinden birinin vefatının yasını tuttu. Sovyet bloğu dışında ilk göründüğü 60'lardan beri, yıllarca şöhret sahibi olduğu batı'da,dinleyicilerini piyanodaki enfes ustalığıyla büyüledi. Efsane olma yolunda ilerlerken hep dolu salonlarda çaldı. Yurttaşları çellist 'Mstislav Rostropovich' ve viyolacı 'David Oistrakh' ile birlikte 1970'lerin başında başlayan büyük Sovyet-Amerikan kültürel değişiminden sorumluydu.

richter       Alman asıllı bir aileye mensup olan Sviatoslav Richter, Ukrayna'nın Zhitomir şehrinde doğdu. Babası saygıdeğer bir piyanist ve piyano öğretmeni,annesi ise Debussy ve Scriabin'in ilk hayranlarından biri olan amatör bir müzisyendi. İlk müzik derslerini babasından alırken, sekiz yaşında usta bir piyanist haline geldi. Daha sonra aile Odessa'ya taşınırken, genç Sviatoslav da Odessa Konservatuvarı'na kaydedildi. Ergenlik çağlarında orkestra şefliği ile ilgilendi ve şaşırtıcı bir şekilde, on beş yaşında -dört yıl boyunca devam ettireceği- Odessa Operası ve Bale Tiyatrosu'nda orkestra şefi oldu. İlk piyano resitalini on dokuz yaşında Odessa'da verdi. Onun olağanüstü yeteneğinin farkında olan daha üst mevkideki meslektaşları tarafından Moskova'da,Rusya'nın önde gelen piyano öğretmenlerinden Heinrich Neuhaus tarafından çalıştırılmaya ikna edildi. Yirmi iki yaşında, ünlü piyano hocasıyla çalışmalarını bitirdikten sonra hocası onun hakkında şunları yazdı: "Dürüstçe söylemeliyim ki Richter'e öğretebileceğim hiçbir şey kalmamıştı." z01912kqovg

  Harikulade tekniği ve Bach'tan Shostakovich'e,bütün tarzları içeren bir repertuvarla birleşen ifade gücü ona karizmatik bir sahne  duruşu verdi (çaldığında, dinleyiciler tam olarak nefeslerini tutar ve kesintisiz bir ilgiyle dinler, bakışları müzikal bir mucizeyi gerçekleştiren bu adamın üzerinde yoğunlaşırdı). Büyük fakat esnek ellere sahip,bir atlet gibi yapılı bir adamdı (sadece başparmağı ve işaret parmağıyla elini bir oktav kadar açabildiği söylenir) .

  İcracı bir sanatçı için onurların en büyüğünü ona veren SSCB'de, "aynen Avrupa'da olduğu gibi", çok sevildi. Ölümünün açıklanmasından dakikalar sonra, Rus televizyonu,"aynen Fransız televizyonu gibi" yayınlarını ona adadı. Fransa onun ikinci ülkesiydi,son zamanlarını Paris'te geçirmişti fakat ülkesine, Moskova'ya dönecekti. 5 Temmuz'daki onun son ziyareti olacaktı. Göğüs ağrılarından şikayet ediyordu ve kısa bir süre sonra kalp krizine yenik düştü. Scriabin, Prokofiev, Shostakovich gibi Rusya'nın müzik simgelerinin çoğunun gömüldüğü Moskova'daki Novodevichy Mezarlığına gömüldü.

  Muhteşem piyano virtüözü artık yaşamıyor olabilir, ancak arkasında zengin bir kayıt mirası bıraktı ve gelecek jenerasyonlar bunun keyfini çıkarabilir.
***


  Not: Motamot çeviriden hiçbir zaman hazzetmedim. Bir yazı başka bir dile çevrildiğinde elle tutulur bir şeylerin ortaya çıkması lazım gerektiğini düşünürüm.

  Bağlantılar:
 
Kaynak

Wikipedia'da Richter.

Richter 'the Enigma' ( Bölüm 1)

Richter 'the Enigma' ( Bölüm 2)

.

14 Mart, 2008

İlk İzlenim Önemli midir?

 

Claude Monet,İzlenim: Gün doğumu 
                                            'İzlenim: Gün Doğumu'* - 1872 
                                                           Claude Monet
*Resim,Wikimedia'dan alıntıdır.

   Bağlantılar:

- İzlenimciler.

- Monet.

09 Mart, 2008

Şuur


                                                    Jacques Derrida – Consciousness
  
.
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...
 
Web Analytics