Sabahın beşinde elime Alova’nın "İçki ve Edebiyat Alemi" kitabı geçti. Beş dakika önce orada okudum alttaki yazıyı:
Sait Faik – Orhan Veli – Sabahattin Eyüboğlu
ORHAN VELİ’YLE
Mustafa’nın meyhanesinde, Kavaklıdere’nin başındayız.
“Sence en büyük şair kimdir Orhan?”
“Fuzuli.”
“Fuzuli'den sonra?"
"Fuzuli mi? Kimmiş o?" diyor. "Bırak, o da avuç açmışlardan.”
Ben yanımdaki, dilimin hiç avuç açmamış şairine bakıyorum.
"Dilimin en büyük şairi sensin" diyorum.
Diyorum,ama hafifçe alay etmiyor değilim.
Çakıyor kerata. "Hadi oradan it," diyor.
Ömründe küfür etmemiş Çelebi Orhan Veli'yi nihayet kızdırabildiğime memnunum. Hayır kızmamıştır. Sahiden iyi şair olduğunu söylediğime kızmıştır. Bardaklarımız boştu.
"Açık beyaz şaraptan bir tane daha doldur Mustafa."
(Yeditepe, 1 Aralık 1951)
.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder