Memleketin “en büyük” gazetesi olan Hürriyet Gazetesi’nin internet sitesinde karşılaştığım bir yazı üzerinden, edebi bir şeyler yazdığını düşünen ve bu maksatla “blog yazarlığı” denilen naneyi yiyen tüm arkadaşlarıma sesleniyorum. Eğer tuttuğunuz günlüğün (blog) kişisel olduğunu ve çoğu zaman aklınıza ilk geleni yazdığınızı, dolayısıyla zaman zaman saçmaladığınızı düşünüyorsanız, lütfen yaptığınız işe devam edin ve vazgeçmeyin. Ve fakat tematik bir kayıt (blog) tutuyorsanız ve önemli bir işlevi gerçekleştirdiğinizi düşünüyorsanız, sizden bir ricam olacak. Lütfen (blog adını verdiğiniz) bu ne idiği belirsiz kayıtlarınızı tutmayı bırakın, çünkü:
- Türkçe bilmiyorsunuz.
- Sistemli ve amaca yönelik okumalar yapmıyorsunuz.
- Özensiz ve alelacele yazıyorsunuz.
- Yazdıklarınızı kontrol etmiyorsunuz. (Gramer, imla ve içerik bakımından.)
- Okuyucularınızın da sizin gibi dikkatsiz, umursamaz ve belki de cahil olduğunu farketmiyorsunuz.
- Herkesin şiir yazamayacağını kabul etmiyorsunuz. Sizin yazdığınız şiirleri yazabilecek on milyonlarca insan olduğunu düşünmüyorsunuz.
- Bir eser üzerine yorum yapmadan önce, eserin yazarı ve onun sanatı hakkında bilgi sahibi olma gereği hissetmiyorsunuz.
- Edebiyatın “zor” bir sanat dalı olduğunu ve bir söylemeden önce bin okumanız gerektiğini unutuyorsunuz. (Belki de bin okuyup hiç söylememeniz gerektiğini.)
Sonuç olarak, size benzeyen fakat biraz daha cesur olan kişilerin, memleketin “en büyük” gazetesinin internet sitesinde milyon kişiye hitap edebilme şansı oluyor (sürekli yazar olarak). Dahası, bu kişilerin “kitap”ları basılıyor. Doğan Hızlan, hangi “yazar”larla aynı sayfayı paylaştığının farkında mı acaba?
Kendinizi rezil etmeden vazgeçmenizi temenni ediyorum.
(Çok kez tırnak işareti kullanmak zorunda kaldım, özür dilerim.)
.
hahahahaha akreple yelkovana düşman oluyorum ne yaaahahahaha
YanıtlaSilhaha sanat için sanat lütfen. elitist misin furkan?
YanıtlaSilArt for art's sake is an empty phrase. Art for the sake of truth, art for the sake of the good and the beautiful that is the faith I am searching for... demek isterdim ama hikaye.
YanıtlaSil"Özlediiiimmmm"deki derinliğe bakar mısın Furkan. Tüylerim diken diken oldu:) Güldüğüme bakma lütfen, öfkelenmekte yerden göğe kadar haklısın...
YanıtlaSilSeveceğini tahmin etmiştim Zeynep. Yazının devamı burada:
YanıtlaSil(Yazıcıdan çıktısını alırsın umarım. Misafir odasının duvarına yakışır.)
http://www.hurriyet.com.tr/kultursanat/12224584.asp
---
"Dağlar delip, yollar aşıp gelmek, sana sarılmak istiyorum. Doyasıya yaşamak için seni.
Ama olmuyor, ol-mu-yor.
Olmuyoooooooooooooor…"
---
"Fotoğraflarındaki yıldız gözlerinle, çocuksu gülüşünle oyalanıyorum şimdi."
---
"Mutluluktan uçacağız, hem de bulutları bile geride bırakarak…"
Titreyerek okudum.
Oh beee, sonunda biri konuştu benim için.
YanıtlaSil