Dün öğleden sonra sıcağın en delirtici olmaya başladığı saatlerde İdil Biret' in Naxos etiketiyle çıkan on beş cd lik Chopin setinden ilk iki ya da üç tanesini, mp3 formatına çevirip, Vladimir Horowitz' in 1986 tarihli Moskova resitaliyle beraber müzik çalarıma attım ve listedekileri karışık şekilde dinlemeye başladım.
Bir ara Chopin' in Mazurka op. 7 no.3 eserinin Horowitz ve Biret versiyonları art arda çaldı tesadüfen. O an bu iki yorumun arasında çok farklı bir şeylerin olduğunu düşündüm ama nedenini hemen kavrayamadım. Sonra iki versiyonu da birkaç kere dinledim peşi sıra.
İdil Biret' in dünyanın en başarılı Chopin yorumcularından biri olduğu aşikar, bütün dünyanın kabul ettiği bir gerçek. Fakat yukarıdaki mazurkayı Horowitz' den dinlerken onun muhteşem bir piyanist olduğu hakikati tekrar tekrar kafama kazındı bu iki dakikadan biraz fazla süren mazurkayı başka bir tanesiyle karşılaştırınca.
Eser onun ellerinde o kadar hızlı,akıcı ve en önemlisi öyle bir ruha sahipti ki, Horowitz' den sonra Biret' i dinleyince -teknik olarak kusursuz bile olsa- kesik kesik bir şeyler dinliyormuşum hissiyle rahatsız oldum. Rahatsız olmak deyimi çok mu agresif oldu bilmyiorum, hoşnutsuzluk daha güzel bir tabir olabilirdi.
Ayrıca Moskova resitalinin, çağın en büyük piyanistlerinden Horowitz' in en ünlü kayıtlarından biri olduğunu, altmış yıl sonra ilk defa Rusya' ya döndüğünde ne gibi yoğun duygularla bu resitali sunmuş olabileceğini düşündüğümüzde, yazıda İdil Biret' e haksızlık yapıldığı düşünülebilir ki bunun doğru tarafları yok değil.
Benim hissettiğim bu farkın bir sebebi de Horowitz' in, Chopin' in mazurka ve polonezlerine verdiği büyük önem de olabilir. Nitekim bir söyleşisinde Horowitz şunları söylemiştir:
"Bence daha küçük yapıtları; mazurkalarının herbiri ötekinden iyidir. Bunlar saf altındır. Bazı noktürnleri de öyle. Yalnız kimi zaman süslemeler fazlaca ağır basıyor. Bence Chopin, söylenebilecek olan her şeyi üç sayfada söylüyor. Oysa bir Şostakoviç, bir Miaskovsky bazen bir saate yakın süren senfonilerinde hemen hiçbir şey söylemiyorlar."
Chopin' in eserlerini Horowitz' den başka bir de Arturo Benedetti Michelangeli' den dinlemekten zevk aldığımı söylemeliyim ki onun da çok az kaydı var elimizde. Michelangeli ile ilgili mutlaka bir şeyler yazarım buraya daha sonra.
Şu anda ağ bağlantımdaki sorun nedeniyle bahsettiğim Horowitz performansının videosunu yükleyemiyorum. Muhtemelen bir sonraki mesajım bu videoyu da içerir.
Tabii bütün bunları kırk derece sıcağın altında, kulağımda kulaklıklarla şaşkın şaşkın etrafa bakarken düşünmüş olmam, ruhsal sorunlarım olduğunu düşündürebilir herkese. Ben de endişe ediyorum.
Bağlantılar:
- Söyleşi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder